“İktidarın kullanılması sürekli olarak bilgi yaratır ve bilgi de, hiç durmaksızın iktidarın sonuçlarını gerektirir." Michel Foucault
İnternette gördüğümüz bir yazı veya resmin, “mouse”daki sağ tuş tıklandığında kopyalanabilmesi, internetin kendine has bir mucizesi veya internet yazılımından kaynaklanan bir kaçınılmazlık değildir. Çoğu zaman buna sebep, yazı ve resimlerin kopyalanmasının içerik sahibinin ticari menfaatlerini zedelememesi veya bu konuda herhangi bir tercihi olmamasıdır. Basit bir tercih, sıradan bireylerin internetten faydalanma imkanlarını önemli ölçüde etkileyebilir. Bilgisayar uygulamaları farklı ölçekte gündelik yaşamda kullanılan araçların içine girmekte, herşey yazılımla kontrol edilir hale gelmektedir. Tüm bu yazılımların ne şekilde tasarlanacağı ve bu tasarım tercihlerinin bireylerin gündelik yaşamları ve nihai olarak, kişisel özgürlükler üzerindeki etkileri nasıl değerlendirilebilir? Bilişim teknolojilerinin sosyal, siyasal ve hukuki alanda yarattığı değişim, bir teknik yeniliğin insanlığın hizmetine sunulması olarak değerlendirilemez. Bilgi üretmeye ve aktarmaya yarayan teknolojiler insan toplumunda, ateşin bulunuşuna veya yazının icadına benzer etkide bir dönüşümü başlatmıştır. Bu dönüşümün en berrak yansıması, canlıları tasarlama noktasına ulaşan genetik mühendislik ve insan benzeri davranış sergilemeye odaklanmış robotik ve yapay zeka alanlarında görülen gelişmelerdir. İnsanlık tarihi boyunca ortaya çıkan her teknik yenilik belirli yaşam biçimlerini ve gerçeklik kurgularını da beraberinde getirmiştir.